30 Aralık 2019 Pazartesi

Bakkaldım, Defterimi Yaktım

Denizin dibine durdum ve kendi kendime konuştum 

Aynen böyle:

Panjurun üstünü
Pıt
P

Diye incelterek deldi yağmur
Eski bir duvar kağıdının en duygusal motifine değdi
Üşümüş halıya doğru uzandı.

Televizyon izleyen çekyat mutsuzdu.
Kartpostal gizleyen kitaplık ve
Notaları özleyen piyano da

Sessiz harfler birbiriyle yarışıyor
Muhasebeci kadının hesapları karışıyor 
İspirto şişeleri hayalperest çocuklar doğuruyordu. 

Birden yabancı bir çorapla tanıştı
Mutfakta sessizce soğanlağlayan kadının yanına taşındı
Bir dert duydu, güldü ve havaya karıştı. 

21 Kasım 2019 Perşembe

Yansıma sesler

Bir ayağım bağlı
Sekiyorum.
Attığım taş 10'a düşmüş.

O'na kadar tek tek
Sek sek.



Dizimde kan var
Düşüyorum.
Tek başına kurmuştum hepsini.

Kendi düşlerimden
Düş düş.



Bir kıvılcım şaşırmış yolunu
Yangın.
Ateşten ilk kurtarılmadım.

Hayatı ve ölümü hatırlatır.
Yan yan.

19 Kasım 2019 Salı

8 Kasım 2019 Cuma

Kırık



Denize değmek isterken
Kırdım kendimi
Ne faydam dokundu kendime
Ne zararım denize. 


22 Ekim 2019 Salı

Sana Dair Unutacaklarım

Parmağını kestiğinde akan kanın tadı
Kırmızı, siyah ve beyaz çayın farkı.

Ayakların değmezse rahat yüzemez
10 dakika koşamazsın.

Yüksek sesle konuşmaz
Kahveye atar, çaya çeker atmazsın.

Rögar kapaklarıyla derdin ne
Üstüne basmazsın.

3 kopçaya ihtiyacın var
Otobüsler seni tutar.

Tek ayak üstünde durur
Bağdaş kurarak oturursun.

Kiviye inanır,
4 kelime İspanyolca konuşursun.

19 Eylül 2019 Perşembe

Hece

Bir şeyler hayatını değiştirir insanın
Öğrenince.
Haşlanmış yumurtaya kekik dökülür mü
Sence? (Evet)

Soluk soluğa sevişmenin kıvılcımı
Ateşlenince
Çarşamba gününden cumartesiye
Onay verilince. (İçilir)

İstemsiz kokuyor, karanlık korkuyor Kadıköy'de
Yürüyünce
Yol yakınsa dön, değilse kaç, olmadı kork
Bence. (Demiştim)

8 Eylül 2019 Pazar

Dünya


Hadi kalk üstümden dünya
İşin bitti nasılsa.
Biraz dinlen,

Bir sigara yak
Bir kadeh şarap iç
Ve dön yeniden
Nefes nefese.

Kıpırdama
Desem, binlerce yüz yıllık bir dönüşten
Ve gökyüzünden düşüşten vaz geçer misin?

Kalk üstümden dünya.
İşin yarım kalsa da.
Söylenen hiçbir şeyi duymasan da.

27 Ağustos 2019 Salı

Alternatifler

Bırak
Senelik izninden bir gün
Yemek çekinden bir öğün
Alışveriş sepetinden bir öğün
                                    Olayım.

Ya da

Şimdi
Dün yaşadıklarımla barışıp
Yarın yaşayacaklarıma karışıp
Nefes almayan sevenlerimle vedalaşıp
                                    Gideyim

Ve ya

Gözlerim
Lüks arabalı fotoğraflar içerisinde
Moda'da gün batımı süresinde
Ya da ucuz bir içki şişesinde
Kapansın.

20 Ağustos 2019 Salı

Sınama

Beni sardunya ile sınama deniz.
Bilmiyorum renklerini.
Koku ve dokusunu.
Dermanı ölüm olan bir derde düşmüşüm
Adına yaşamak demişler.
Birbirlerini bu derde çekmişler.

Beni ilm ile sınama deniz.
Bilmezlik ediyorum
Kamu talebini
Dermanı deniz olan bir derde düşmüşüm
Adına çöl demişler
Deliksiz bir uykuyu, ödül bilmişler.

Beni yolsuzluk ile sınama deniz.
Bilemem diyorum.
Havadan pranganın ağırlığını.
Dermanı durmaksız bir derde düşmüşüm.
Adına kal demişler.
'Kalamam' dedim. Canımı emmişler.

Kumbara

Hiç kumbarası olmamış çocuklar bilir mi
Kanatlarıyla sınanan bir kuşun 
Ya da 
Yuvası ters dönmüş bir kaplumbağanın
Çaresizliğini.

Gap'a inanan bir çiftçinin 
Ya da 
Altı aydır maaş alamayan bir işçinin
Vazgeçişini.


7 Ağustos 2019 Çarşamba

İltifat

Bunca yol yaptım
Yol kenarından unutulmaz bir şey alacağım hiç aklıma gelmezdi. 

Şimdi ne zaman leblebi yesem
Katır derisine elimi sürsem
Zamansız çişe yürüsem
5 dakika yüzüp geri dönsem
Düşer bacağımın üzerine
Kendi kendine sorduğun soruların işareti
Geçimli ve sevimli bir iz bırakır.
Soymadan yediğim salatalıklar
Bana seni hatırlatır.

4 Ağustos 2019 Pazar

Hamak

Göt üstü yere düştük İdris Usta
Kendi kendine sallanan ince bir hamaktan
Yıldızlar kevgire çevirmişti gökyüzünü
Günübirlikçiler, piknikçiler ve şehir kusan 4 çekiciler
Posasını sıkıp kanını emiyordu sudaki cennet damlasının.

Dünyanın karanlığa battığı saatlerde
Tesadüfen aynı rüyayı gördüğümüz insanlar teşekkür etti bize.
Sevimsiz soru işaretlerini bir kenara bırakıp
Leblebi tozu üfledik.
Birkaç haz seçtik ve hediye ettik birbirimize.

15 Temmuz 2019 Pazartesi

Belki de


Eteklerin yalnızdı, terk edilmişti elinden tutardım.
Saçaklıksız dar sokaklarda
Bir şeylerin en ucuzunu arar dururduk. 

Bense çoktan bulmuştum
Henüz başlamış ömrümde ne arayacağımı


Yürür ve gülerdin. 
Belki de dilerdin
Çimen emlaktan ve Yıldız hanımdan
'Yanıldık' demelerini. 

13 Temmuz 2019 Cumartesi

Sarımsak


Sarımsaktan minibüse biner
Ayvalıya giderdik.
Eteklerin dilsizdi, üzerine otururdum.
Okuma yazması yoktu parmak uçlarının.
Bense küçük bir çocuktum,
Şaşırır dururdum.

Bayramlar tatil sayılmaz
Oruçlar yazın tutulmaz
Vidanjörler durmaz ve
Telefonlar cebe konmazdı.

Babandan kalanla aldığın ev
Babamla kaldığın ev olarak kalmadı.
Bankamatikler cahilliğimize aldanmadı.
Ve kovulduk cennetimizden.
Henüz günah işlemeden.

10 Temmuz 2019 Çarşamba

Hayatı Tanımlamam

Şimdi hayat nedir diye sorsalar, herhangi bir yere giriş sınavında,

Trene elinde salça konservesine ekilmiş bir fidanla binen teyzenin umudunu yanında taşıması gibi bir şey.

Sırf bayram yaklaştığı için pencereden sarkıp camları silen gündelikçinin ecelini pencereden aşağı sıkması gibi.

Hala aç olsa da bir liselinin martıları ortak edip simidine sevincini parçalara bölüp havaya atması gibi yahut.

Gecenin bir vakti uyanıp bir yalnızın, sigarasıyla yakması gibi yarınlarını. 

Derim. 
Ve gülerim.

8 Temmuz 2019 Pazartesi

Serim, Düğüm, Çözüm

Bugüne kadar

Komünist bir şair görürdük.
Duraktan az uzakta sıradan bir bankta eğlenirdi.
Yalnızlığını kan davalımız gibi kovalar, yanına otururduk.
Kendimizle tanışır gibi kendimizi anlatırdık her seferinde.
Küçük, beyaz bir de köpeği vardı.
Adı Lila mıydı, neydi?

Yarından önce

Su döküyoruz kıvançla ardından.
Ya da rüzgardan bir ilmek geçirip boynuna
Tekme atıyoruz taburesine
Ölmekte olan bir balık gibi silkeleniyor
Öğrenmeye ve öğretmeye adanmış günlerimiz.


Bugünden sonra

Kalın kaplı bir defterde ve sararmış kağıtlarda
Çürümüş poşetler içinde ve bantlanmış karton kutularda
Yazın bile serin bir odada
Hayatta kalması uygunsuz ve çirkin böceklerle
Yangınını bekliyor yarısı yanmış hikayelerimiz.

7 Temmuz 2019 Pazar

Düğümler

1

Haksızlık etmek istemiyorum sana ama bir gün içimde hiçbir şey kalmayacak sana ait.
Öyle yarım kaldı ki her şey
Nerede olduklarını bile hatırlayamıyorum.
İyilikler, güzellikler kara bir örtüyle örtüldü sanki.
Yaşanmamış güzel gün ve geceler.
Gülmemiş gibiyim.

Haksızlık etmek istemiyorum sana ama bir gün atacağım sana ait her şeyi,
Küf kokacak elini sürdüğün, gözünü gezdirdiğin her şey.
Yakmayacağım, ama içimin yanmasına da razı olmayacağım göz göre göre.
Acımasızlığının keskin makasından edineceğim ve keseceğim senin gösterdiğin yerden
Bağlamak mümkün olacak belki, sıkıca düğümleyip tekrar bağlanmak
Düğüm yeri hep elimize takılacak.

Haksızlık etmek istemiyorum sana ama bir gün seni tanıdığım güne lanet edeceğim.
Haksızlık etmek istemiyorum sana ama bir gün seni her zamankinden daha çok seveceğim.

Haksızlık etmek istemiyorum sana ama bir gün seni görmezden geleceğim.
Öyle ki sen bile şüphe edeceksin gerçekliğinden.

Haksızlık etmek istemiyorum sana ama bir gün kokuna bulayıp öksüz bıraktığın bu çocuğu öldüreceğim.

Haksızlık etmek istemiyorum sana ama; sen de haksızlık ettin bana.

2

Çok iyilik yaptın bana.
Belki bu da son iyiliğindir, haberim yoktur aslında.

Aslında 'Doğru zaman geldi' demiştim,

Aslı'ndan bir koku kaldı sadece bende.
Gerisi sadece Sylwia.
2.1.2019 01:31


4

Şehirlerarası ne de kısa
Bekleyen kimse yoksa
Dağlar karlı ve yüksek
Yollar dar ve ıslak

Şimdi ben gitmem desen
Geri dönmek ürkek

Bana değil yarınıma yar desek
Toprak aptal değil

Kırşehir yok değil
Molası var Antep yolunda
Kırık dağlar arasında
Çorak ama toprak

Peki biz neyiz
Sevdiğimiz İstanbul'un neresindeyiz

Karanlığın böylesi
Hiçbir kadın tarafından görülmemiş
Gözleri sıkıca kapatılmış olsa da
Bekaretinin usulca alındığı anda

8.1.2019 Antep

5

Şimdi ayak bastığımız topraklar çok uzakta.

Yemek yediğimiz sofralar imkansız
Bakkallar
Unuttuk gitti.

Sokakları soğuk ve parlak o ülkede
Bıraktık ilk gençlik çağımızın yürekli müptezel çocuklarını
Adamlar olduk
Sevdik geçti

Bir saatini bir de yüzüğünü çıkarmaz erkek adam
Etinden soymaz
Kenara koymaz

Seni ben sen yaptım desem inanmazsın belki ama
Yürüdüğün yolları ben serdim ayağına
Yattığın yatağı
Ve içine çektiğin havayı
Şimdi reddet ve özgürüm de
Seviş
Tanımadığın bedenlerle

O gün gelecek
Aydınlanacak odan beklenmedik bir güneşle
Düz ve soğuk coğrafyasında ülkenin
Soğuk ve keskin bir bıçakla yaralanmış gibi hissedeceksin
Bilinçli ve sevecen bir tavırla kesilmiş gibi
Kadehini tokuşturduktan sonra
Yukarı bakıp gözlerini kapattığın o kısa anda
Boğazından akar gibi akacak
Sıcak
Sıcak
İhanetin tadı.

Başka hiçbir şeye benzemeyecek
Ve yutkunurken zorlanacaksın
Küçük birer çocuk onlar da nihayetinde
Diyecek ve yutacaksın.

Şimdi aç fotoğraflarını geçmiş günlerin ve bak.
Tekrar et
Arzularımız tükendi
Seviştik ve bitti

9.1.2019 Antep

6

Şimdi sana öğrettiklerimi anlat / sat


Bir
Bir
Bir

Evlerini unutmaya çalışan
Özgüvensiz konuşan
Bacakaraları gençlikten tutuşan
Yetersizlikle boğuşan
Çocuklara.

9.1.2019 Antep

7

Şimdi sen gördün inanılmaz bir şehri ve onun durdurulamaz şehvetini

Gördün çıplak gözlerinle
Sevişirken kapatsan da
Haz almasan da gördün

Sokakları dar, karanlık ve dik bir şehire köle olmanın tadını
Tattın bir defa
İstanbul siker.
Öğrendin.

9.1.2019 Antep

8

Bir gün son kez seviştik
Çok uzak değil yakın geçmişte
Son kez

Ne mutlu sana, biliyordun
Tadını çıkardın veda etmenin
Kısacık da olsa.

Ben bilseydim ağlardım
Sarılır, ağlardım.


20.1.2019

9

Babam da aynını söylerdi

O daha da samimiyetsizdi üstelik
Gündelik bir şeyle uğraşırken
Ya da Fenerin maçından bahsettikten hemen sonra
'Bir hata yaptım, evet' der ve
'Et tırnaktan ayrılmaz' diye devam ederdi.
Ama hiç üzgün değildi, özür dilemedi hiçbir zaman


29.01.2019 Ev 0038


10


Pişmanlığın sürecek, ölene dek
En iyisini kaybettim diyeceksin
Arkadaşların, aşkların, ailenin
En iyisi oydu diyecek ve geri geleceksin
Cenazesi omuzlarda yükselirken
Gençliğinin.

31.01.2019 Ev 0154

11

Şimdi hissettiğim tek şey karanlık
Şükür, başladığım yerindeyim hayatımın.
Bıraktığım en iyi yerindeyim hayatımın.
Baştan başladığım yerindeyim hayatımın.

31.01.2019 Ev 0203



5 Temmuz 2019 Cuma

Sen Olmak

1
Hiç yiyesim yok şu an
Zaten hiçbir şeyi de sevmem hak ettiği kadar
Hiç yiyesim yok ki

2
Nefret ediyorum bir çok şeyden
Ve onaylanmaya duyduğum ihtiyaç hiç bitmeyecek
Onlarca çocuğum olsa da çocuk kalacağım

3
Üşeniyorum.
Gerçeklerle vakit geçirmeye ve onlarla yüzleşmeye.
Mavi ekranda bir mutluluk savaşının en önemsiz askeriyim.
Öldükçe yüzsüzleşir, geri gelirim.

4
En büyük maceralara tesadüfi bir rüzgarla sürüklenen bir korkak olduğumu neden kimse söylemiyor yüzüme
Bir şeftali ağacının dalından düştüm ve bir şeftali oldum tesadüfen
Bir gün bir şeftali de benim dalımdan düşecek, birisi sallayacak belki dalımı, düşürecek. 

5

2 Temmuz 2019 Salı

Çizgi

Kırmızı çizgiyi geçtikten sonra kaç adım attığının bir önemi var mı?
Daha çok taç olur mu yani tribüne ulaşınca top?
Savaş bitmez mi sur geçilince?
Bitmez mi bitti deyince?

30 Haziran 2019 Pazar

Dilek


Usta şimdi ben seni alsam, elinden tutsam
Milenyumda bir bisikletin elini tutar gibi tutsam.


Mumdan önceki dilek gibi tutsam
Verdiğim sözler gibi


Sonra ellerimiz birlikte bir yola çıksa,
Seyahat ekinde bu yolculuğun haberi çıksa,


Babasız bir çocuğun ateşi çıksa,
Cüzdanında beş lira.

27 Haziran 2019 Perşembe

Dediklerim

Uzak ve yetersiz bir şehirden gelen, vergisi ödenmemiş bir şişeyle adım attım geceye.
Yol, su ve elektrik olarak geri dönmeyecek bana.

Dünya düz olsaydı
Aynı rüzgar gezerdi ayak parmaklarımızın arasından.

Asansörler diyorum ya.
Aynaya bakma ihtiyacı oluşturuyor.
Kendini sevmese bile insan,
Aynasız bir asansöre tahammül edemiyor.

15 Haziran 2019 Cumartesi

Kutla

Benim radyomda ses cızırtı yapsa sebebi sensin.

Çayıma dem düşse,
dondurmama sinek konsa,
şemsiyem ters rüzgarla savrulsa,
bankada sıra hep başkasına yansa,
yan koltuğumdaki çocuk zırlasa,
taksici önüme kırsa, hatta üstüme sürse
Ve ömrüm en küçük kardeşin bakkala gitmesi gibi bir görevle lanetlense

Sebebi sensin usta.
Kutla.

11 Haziran 2019 Salı

Yolda

Çiğ düşmüş kelimelerimin üzerini yağlı bir bezle siliyorum. Gece, otoyolda havlıyor sabahın üzerine doğru, salyalarını saçarak etrafa. Sana sen diyorum, bana ben. Bize biz. Yaşandığı yerde yeller esen bir çok şeyi şimdi mangal telini soğanla temizler gibi temizliyorum. Hayat kadar gerçek.

Bir kuş, inatla ve sebatla vuruyor ağzını yüz yıllık bir ağaca. Tek bir uçak da çok uzağımdan yalıyor dibini gökyüzünün. Puding pişmiş tencere dibi yalayan bir çocuk gibi heyecanlı değil tabi. Tadına bakıyor sadece. Dilinin ucuyla. Yüzünü ekşitiyor. Dünyanın tadı pek iyi değil.

Sarı ışık yansa da yanmasa da kırmızıda geçiyor geç kalanlar. Sevgiden, aceleden en çok da korkudan. Kimisi de 'yeter beklediğim' der gibi önce yavaşlayıp sonra basıyor gazına hayatının. Daha hız limitini geçmeden tekrar yavaşlıyor, kırmızı.

Sarı mı, değil. Turuncu mu, değil, beyaz hiç yok içinde. Bilim kurgu filmlerinden mi kaldı şu sokak lambaları bize? Mars toprağı döküyor üzerimize. Başka da bir vaatte bulunmuyor. Herkese yolunu gösteriyor işte.

Ben şimdi alıyorum karşıma yıllar sonra ve diyorum ki dinle deniz. Bir dağ yıkılır mı? Bir ateş yerinden sökülür mü? Su itilir belki biraz ama, rüzgar kesilir mi?

Mazot dökülmüş, ağzının bir yanı köpük, diğeri çöplük. Deniz diyor ki, dağ dediğin taştır. Büyütme gözünde. Ateş sökülmez ama üstü örtülür. Rüzgar en kolayı, içinden geçilir. Biraz incelikli ol şöyle.

27 Mayıs 2019 Pazartesi

Nasıl mıyım?

1. Göz göze geldiğim her şey 
Başlıyor tutuşmaya.
Öfke tütüyor gözlerimde.

2. Ağır-aksak bir viraj değil
Tek şeritli bir yol olmuş kaşlarım
Yarısı kısılmış gözlerimin üzerinde.

3. Bayramlık mutluluğumu giysem de
Ağzımın bittiği yerde oturuyor hüzün.
Kerbela çaresizliği hep yüreğimde. 




21 Nisan 2019 Pazar

Çamaşır İpi

Fotoğraflarda bile yarım yamalak kalıyor 
Babasını çocukken kaybeden çocukların gülümsemesi.

Ipıslak çamaşırlarla yüklü bir ip gibi geriliyor
Ve zorla eğiliyor dudaklarının bir köşesi.

Sonra mutluluğun geçimliliği devreye giriyor
Buhar olup uçuyor suyu, mutluluk zamanın en sadık kölesi.

17 Nisan 2019 Çarşamba

Hareketli


Gülümseten şarkılara vaktimiz olmadı ki bizim.
Başımızda kavak yelleri esmedi.
Boğazdan kılavuz kaptanı olmadan geçerken
Dümeni kilitlenip bin yıllık yalıya çarptı
Gençliğimizin ilk ve son baharı.

16 Nisan 2019 Salı

Değişiklik

Bir ağaç vardı köşede, aşağıda
Kesmişler.

Bir demire kazımıştım adımızı
Küçük bir kalp içinde
Çalmışlar.

Ve yol vermiş bildiğimiz her şey
Dizginsiz gelenlere
Ardı sıra

O ormanın yolu,
Denizin feneri,
Okulun boyası
Minibüsün güzergahı,
Berberin dükkanı,
Ve hatta
Çocukların oyunları,
Toplu taşıma araçları,
Penceremizin manzaraları
Hava alanları
Ve metro istasyonları.

13 Nisan 2019 Cumartesi

Yağmur Sonrası

Toprağın hiçbir kazanımı yoktur ama
Bir başka kokar yağmur sonrası.

Bir başka bakar dünyaya
Tekrar kuruyuncaya kadar.

7 Nisan 2019 Pazar

Yalın-ız

Nasıl yalnızız bir bilseniz
Yürüyenin yanındaki vasıfsız merdiven
Antep'in yanındaki tuzlu fıstık gibi
ve tükeniyoruz boşuna.
Rakının dışındaki buz
Gitarın sağlam beş teli gibi.

18 Mart 2019 Pazartesi

Sıra Sana Gelince

Kaç
Seni ben yapan her şeyden
      Kuş
      Sana çarptı kanatları kırıldı
            Koş
            Yarın hep olduğundan yakın
                  Kur
                  Hayalle yaşayanı da yaşamayanı da
                       Kor
                       Değil mazi yaktı bizi biz yapan herkesi
                            Kal
                            Gitmek kolay
                                 Kul
                                 Ol. Ona, öbürüne, ötekisine.

8 Mart 2019 Cuma

Çünkü

Yalnızlığın sesini duymak istiyorum 
Küçük ve vasıfsız uçuşkanların kanat çırpışını
Gündönümüne bakan bir pencerenin kenarında
Taze soğan ve maydanoz gibi yaşamaya kararlı bir şeylerin
Aynı pencerenin camına düşerse bile yansımaları
Kökleri hiçbir zaman kavuşmayacak bitkilerin
Karşılıklı sevdalarını budamak 
Çünkü
Toprak değil de cam gibi
İnce ve şeffaf bir sınır ayıracak
Biri yaprak dökerken 
Tomurcuk tutacak
Diğeri.