Kendini aldatmak aldı en çok vaktimi. Sıklıkla yaptığımdan mıdır bilmiyorum ama acı geldi tadı damağıma biraz.
Neyse önemli değil bu. Başarısız olmadığın sürece inanmak istediğine inanabiliyorsan yani, daha fazlasına ihtiyaç duymayabilirsin.
Hele ki ay aydınlık bir gecede. Çağırdığın kimsenin gelmediği, kimsesizlikle de yetinebildiğini anlayınca. Daha iyi olmayabilir ama daha kolay oluyor. Yollar kısalıyor gözünde ve için gidiyor en azından istediği yere. Ve takdir edilmeye duyulan ihtiyacın giderilmesi gibi, ruhun doyuyor birden bire.
'Buzla sulandırılmayı, suyla bulandırılmayı' hakaret sayan bir kalbin beklentisi karşılanıyor adeta. Sek içiliyor, 'Çırılçıplak bir meczupluk halinde.'